Panik Atak Nedir?

BU YAZIMIZI PAYLAŞIN :

Panik atak, aniden başlayan ve genellikle dışarıdan belirgin bir neden olmadan ortaya çıkan yoğun bir korku ya da kaygı halidir. Bu durum sırasında birey kalp çarpıntısı, nefes darlığı, terleme, titreme, göğüste sıkışma gibi fizyolojik belirtiler yaşar. Panik ataklar, kısa sürede yoğunlaşır ve genellikle 10 ila 30 dakika içinde azalır.

Panik atak tek başına bir ruhsal bozukluk değildir; birçok kişi yaşamı boyunca bir ya da birkaç kez panik atak geçirebilir. Ancak bu atakların sıklaşması, kişi için bir tehdit algısı yaratması ve tekrar yaşanacağına dair yoğun bir endişe oluşması halinde durum panik bozukluk haline gelir.

Panik Atak Belirtileri Nelerdir?

Panik atak, aniden ortaya çıkan ve yoğun bir şekilde hissedilen fizyolojik ve psikolojik belirtilerle kendini gösterir. DSM-5 tanı kriterlerine göre, bir panik ataktan söz edebilmek için aşağıdaki belirtilerden en az dört tanesinin aynı anda yaşanması ve bu belirtilerin birkaç dakika içinde zirveye ulaşması gerekir:

  • Kalp çarpıntısı ya da kalbin hızlı atması
  • Terleme
  • Titreme veya sarsılma
  • Nefes darlığı ya da boğuluyormuş gibi hissetme
  • Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkışma
  • Mide bulantısı ya da karın ağrısı
  • Baş dönmesi, baygınlık hissi
  • Gerçek dışılık hissi (derealizasyon) ya da kendinden kopma hissi (depersonalizasyon)
  • Kontrolünü kaybetme ya da “delirme” korkusu
  • Ölüm korkusu
  • Uyuşma ya da karıncalanma hissi
  • Üşüme ya da sıcak basması

Bu belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilir. Bazı bireylerde bu belirtilerden dörtten azı yaşanabilir. Bu durumda yaşanan durum, kısıtlı panik atak olarak tanımlanır. Kısıtlı panik ataklar da oldukça rahatsız edici olabilir ve zamanla panik bozukluk gelişimine zemin hazırlayabilir.

Panik atak belirtilerinin hangi ortamda ya da ne zaman yaşandığına değil, bu belirtilerin kişinin hayatını nasıl etkilediğine odaklanmak önemlidir. Çünkü belirtilerin zamanı veya yeri üzerine düşünmek, kaçınma davranışlarının gelişmesine neden olabilir ve bu da panik bozukluğun sürmesini kolaylaştırabilir.

Panik Atak Belirtileri Nelerdir?

Çocuklarda Panik Atak Belirtileri Nelerdir?

Çocuklarda panik atak, yetişkinlere benzer belirtilerle ortaya çıksa da, çocuklar yaşadıkları duyguları kelimelere dökmekte zorlanabilirler. Bu nedenle belirtiler çoğu zaman dolaylı davranışlarla anlaşılır hale gelir.

Çocuklarda panik atak sırasında görülebilecek bazı belirtiler şunlardır:

  • Göğüs ağrısı, karın ağrısı, mide bulantısı gibi bedensel şikayetler
  • Kalp çarpıntısı ya da nefes almakta zorlanma
  • Baş dönmesi, sersemlik
  • Ağlama nöbetleri, öfke patlamaları ya da donakalma
  • “Kötü bir şey olacak” hissiyle yoğun korku yaşama
  • Yalnız kalmak istememe, ebeveyne yapışma
  • Okula gitmeyi reddetme, sosyal ortamlardan kaçınma
  • Uykuya dalmakta zorlanma ya da geceleri sık uyanma

Çocuk bu belirtileri “kalbim acıyor”, “nefes alamıyorum” ya da “ölüyorum galiba” gibi ifadelerle aktarabilir. Ancak bazı çocuklar hiç sözlü ifade kullanmadan yalnızca davranışsal ipuçlarıyla da bu duyguları gösterebilir.

Bu belirtiler, zamanla çocuğun kaçınma davranışları geliştirmesine neden olabilir. Örneğin okulda ya da kalabalık bir ortamda panik atak yaşadıysa, benzer ortamlardan uzak durma eğilimi gösterebilir. Bu da panik bozukluk gelişimini tetikleyebilir. Bu nedenle belirtiler fark edildiğinde profesyonel destek almak, çocuğun bu döngüye girmesini önlemeye yardımcı olur.

Panik Atak Neden Olur?

Panik atak neden olur? sorusu panik atak yaşayan birçok kişinin aklını kurcalar. Özellikle ilk kez panik atağı deneyimleyen bireyler, bu yaşantının altında ciddi bir fiziksel hastalık olabileceğinden endişe eder. Ancak çoğu durumda panik atak, bir dizi psikolojik ve biyolojik faktörün birleşimiyle ortaya çıkar.

Genetik yatkınlık, yoğun stres, travmatik yaşantılar, beden duyumlarına karşı hassasiyet ve bazı maddelerin kullanımı panik atak gelişimini etkileyebilir. Özellikle ilk atak sonrasında kişi bu yaşantıyı anlamlandırmakta zorlandığında, bedensel belirtilere karşı daha duyarlı hâle gelir ve bu da bir kısır döngü yaratabilir. Zihinsel düzeyde “tehlike” algısı oluştuğunda, beden tekrar alarm verir. Bu süreç bir öğrenme biçimi olarak pekişebilir. Ayrıca bazı fiziksel hastalıklar da panik atak benzeri semptomlara yol açabileceği için, bu belirtiler varsa tıbbi değerlendirme de ihmal edilmemelidir.

Panik atakların “tek bir nedeni” yoktur. Kişinin yaşam öyküsü, psikolojik yapısı, stresle baş etme becerileri ve bedensel hassasiyetleri bir araya geldiğinde, panik atak yaşama olasılığı artabilir. Bu yüzden her bireyin yaşadığı panik atak süreci kendine özgüdür ve kişisel bir değerlendirme gerektirir.

Panik Bozukluk

Panik bozukluk, tekrarlayan panik atakların yanı sıra, yeni bir atak geçirme korkusunun sürekli hale gelmesiyle tanımlanır. Kişi panik atak yaşamadığı anlarda bile tetikte olabilir. “Yine olursa?” düşüncesi, bireyin yaşam kalitesini ve işlevselliğini önemli ölçüde etkiler.

Bu sürekli kaygı hali zamanla kaçınma davranışlarına yol açar. Kişi daha önce panik atak yaşadığı yerlerden ya da durumlardan uzak durmaya başlayabilir. Örneğin toplu taşıma, kalabalık yerler ya da yalnız kalma gibi durumlar tetikleyici olabilir. Bu kaçınmalar panik bozukluğun devamlılığını sağlar.

Anksiyete ve panik atak belirtileri genellikle birlikte görülür. Panik bozukluk yaşayan birey hem ani krizlerle hem de bu krizlerin geleceğine dair devam eden bir endişeyle baş etmek zorunda kalabilir.

Panik Atak Nasıl Geçer? Tedavisi Var mıdır?

Panik atak nasıl geçer? sorusu, bu yoğun bedensel ve duygusal belirtileri yaşayan pek çok kişinin ilk olarak merak ettiği konudur. Panik ataklar genellikle kendi kendine sonlanan, kısa süreli krizlerdir. Ancak bu süre zarfında yaşanan belirtiler kişiyi oldukça zorlayabilir.

Anlık bir panik atak sırasında nefesi yavaşlatmak, dikkati çevresel bir nesneye yönlendirmek ve “bu geçici bir durum” şeklinde telkinlerde bulunmak belirtilerin hafiflemesine yardımcı olabilir. Ancak bu yöntemler yalnızca o anı yönetmeyi sağlar; panik atakların tekrarlayıcı hale geldiği durumlarda mutlaka profesyonel destek gerekir.

Panik atak tedavisi, aslında panik bozukluğun tedavisi üzerinden yürütülür. Çünkü tedavi edilmesi gereken asıl yapı, kişinin yaşadığı panik döngüsüdür. Bu döngü kırıldığında panik atakların sıklığı ve şiddeti zamanla azalır.

Bilimsel olarak en etkili yöntemlerden biri Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)’dir. Bu terapi ile kişi panik atağa yol açan düşüncelerini fark etmeyi ve onlarla sağlıklı başa çıkmayı öğrenir. Beden duyumlarını tehdit olarak görmek yerine, onları anlamlandırarak kontrol etme çabası azalır. Bazı durumlarda, bir psikiyatristin önerisiyle ilaç tedavisi de sürece dahil edilebilir.

Panik bozukluk tedavi edilebilir bir durumdur. Doğru terapi yaklaşımıyla kişi panik atakları yönetmeyi, kaçınma davranışlarını azaltmayı ve yaşam kalitesini yeniden inşa etmeyi öğrenebilir. Bu noktada, terapi süresi kişiye göre değişiklik gösterebilir. Bazı bireylerde kısa sürede ilerleme kaydedilirken, bazı durumlarda daha uzun süreli bir destek gerekebilir. Önemli olan süreci sabırla ve kararlılıkla sürdürmektir.

Rola Psikoloji, Ankara’da bireysel danışmanlık hizmeti sunan bir psikolojik danışmanlık merkezidir. Uzman psikologlarımız, panik bozukluk başta olmak üzere kaygı temelli sorunlarla etkili ve bilimsel yöntemler kullanarak çalışır. Kişiye özel oluşturulan terapi planları ile panik atak döngüsünün kırılması, yaşam kalitesinin yeniden yükseltilmesi hedeflenir.

Panik ataklar yaşamınızda zorlayıcı bir yer kaplıyor olabilir. Ancak bu durumla baş etmek mümkün. Rola Psikoloji olarak, bu süreçte size eşlik etmeye hazırız.

Call Now Button