Narsist Kişilik Bozukluğu Nedir?

BU YAZIMIZI PAYLAŞIN :

Narsist kişilik bozukluğu (NKB), kişinin kendisini aşırı şekilde önemli, özel ve üstün görme eğiliminde olduğu bir psikolojik rahatsızlıktır. Bu bozukluğa sahip bireyler, başkalarına karşı empati eksikliği gösterir ve sürekli olarak onay, takdir ve hayranlık arayışında olurlar. Kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini başkalarının önünde tutar, sık sık başkalarını manipüle ederler. Narsist kişilik bozukluğu, genellikle çocukluk dönemindeki duygusal ihtiyaçların karşılanamaması veya aşırı yüceltme ile gelişir ve kişilik bozukluğunun bir parçası olarak devam eder.

Narsist Kişilik Bozukluğu Ne Zaman Ortaya Çıkar?

Narsist kişilik bozukluğu, genellikle ergenlik ve gençlik dönemlerinde belirginleşmeye başlar. Kişiliğin gelişimiyle ilgili bu süreç, kişinin kendisini ve çevresini algılama biçimini ve diğerleriyle ilişki kurma şeklini şekillendirir. Bu bozukluk, zamanla aile, iş ve sosyal ilişkilerde uyum problemlerine yol açar. Narsist kişilik bozukluğu, kadın ve erkekleri eşit oranda etkiler ve birçok farklı türü bulunur. Uzun süre devam eden bu davranış bozuklukları, psikolojik sorunların da temelini atabilir.

Narsist Kişilik Bozukluğu Kimlerde Görülür?

Narsist kişilik bozukluğu, toplumun her kesiminde ve her yaşta bireyde görülebilir. DSM-IV’e göre toplumda görülme oranı %6,2’dir. Kadın ve erkekler arasında belirgin bir fark vardır; narsist kişilik bozukluğu erkeklerde daha yaygın olarak görülmektedir. Çocuklukta aşırı takdir edilme ya da eleştirilme gibi faktörler, narsist kişilik özelliklerinin gelişmesinde etkili olabilir. Ayrıca, ailede narsist kişilik bozukluğu olan bireylerin çocuklarında da bu bozukluğun gelişmesi daha olasıdır. Yani, narsist kişilik bozukluğu hem genetik hem de çevresel faktörlere bağlı olarak farklı bireylerde farklı şekillerde ortaya çıkabilir.

Narsist Kişilik Bozukluğu Neden Olur?

Narsist kişilik bozukluğunun kesin nedenleri tam olarak bilinmemekle birlikte, çevresel faktörler, genetik yatkınlık ve nörobiyolojik etmenlerin etkileşimiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir. Çocukluk döneminde bireyin çevresiyle yaşadığı deneyimler, aile ilişkileri ve aldığı sürekli övgüler veya eleştiriler, narsist kişiliğin gelişiminde önemli bir rol oynar. Ayrıca, aile öyküsünde kişilik bozukluklarının bulunması, narsist özelliklerin ortaya çıkma olasılığını artırabilir.

Çocuklar, ailelerinden ya da çevrelerinden manipülatif davranışlar gördüklerinde, duygusal boşluk ve güven eksikliği yaşayabilirler. Aile üyelerinin, çocuklarından sürekli yüksek beklentiler içinde olmaları ya da onları şımartarak büyütmeleri de narsist kişilik bozukluğunun temellerini atabilir. Ayrıca, gerçekçi olmayan övgülerle büyümek, bireyin kendisini aşırı önemli ve özel hissetmesine yol açar, bu da narsist özelliklerin gelişmesine neden olabilir. Çocukların, şiddet veya istismar gibi travmalarla büyümeleri de kişilik gelişimlerini olumsuz etkileyebilir ve narsist eğilimlerin ortaya çıkmasına katkıda bulunabilir.

Narsistik Kişilik Bozukluğunun Belirtileri Nelerdir?

Narsist kişilik bozukluğu olan bireyler, genellikle kendilerini üstün görme, başkalarından sürekli takdir bekleme ve empati eksikliği gibi belirtiler gösterir. İşte narsist kişilik bozukluğunun bazı temel belirtileri:

  • Kendilerini Üstün Görürler: Narsist kişiler, kendilerini diğer insanlardan üstün görme eğilimindedirler. Kendi başarılarını abartır ve başkalarının başarılarını küçümseyebilirler. Kendilerini özel ve benzersiz hissetmek isterler.
  • Suçu Başkalarında Bulmada Profesyoneldirler: Narsist kişiler, yaşadıkları olumsuzlukları ve hataları kabul etmekte zorlanırlar. Her türlü zorluk veya başarısızlık durumunda, suçu başkalarına atma eğilimindedirler.
  • Yakın Çevresine Göre Mükemmeldirler: Narsist kişilik bozukluğu olan bireyler, çevrelerinde mükemmel görünmeye çalışırlar. Görünüşlerine ve davranışlarına aşırı dikkat ederler. Toplumda takdir görmek için sürekli olarak kendi imajlarını oluştururlar.
  • Pişmanlık Zayıflık Göstergesidir: Narsist kişiler için pişmanlık, bir zayıflık göstergesidir. Kendi hatalarını kabul etmekten kaçınırlar ve genellikle başkalarına özür dilemekte isteksizdirler.
  • Görünüşlerine Önem Verirler: Narsist kişilik bozukluğu olan bireyler, fiziksel görünümlerine oldukça önem verirler. Bu kişiler, dışsal görünümlerini sürekli olarak idealize ederler ve başkalarına kendilerini beğendirmeye çalışırlar.
  • Temelinde Güvensizlik Duygusu Vardır: Narsist kişilik bozukluğunun temelinde genellikle bir güven eksikliği bulunur. Dışarıya karşı güçlü ve güvenli bir imaj çizmeye çalışsalar da, içsel dünyalarında kendilerine olan güvenleri oldukça zayıftır.

Narsistik Kişilik Bozukluğu Nasıl Tedavi Edilir?

Narsist kişilik bozukluğunun tedavisi, genellikle psikoterapi ile yapılır. Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve şema terapisi, narsist kişilik bozukluğu tedavisinde etkili olan yöntemlerdir. Tedavi sürecinde, narsist kişilik bozukluğu olan bireylerin kendine aşırı hayranlık duyan ve başkalarını küçümseyen düşünce kalıplarını değiştirmeleri hedeflenir. Ayrıca, empati kurma ve duygusal boşluğu anlama gibi beceriler de terapinin önemli bir parçasıdır.

Bunun yanı sıra, narsist kişilik bozukluğu nedeniyle ortaya çıkan kaygı bozukluğu ve depresyon gibi ikinci dereceden psikolojik sorunlar için ilaç tedavisi de uygulanabilir. İlaçlar, bu bozuklukların etkilerini hafifletmeye yardımcı olabilir ve kişilik bozukluğunun başka sorunlara bağlı olarak büyümesini engelleyebilir. Tedavi süreci, bireyin tüm psikolojik ihtiyaçlarını ele alarak daha sağlıklı bir yaşam sürmelerini sağlamak amacını güder.

Narsistik Kişilik Bozukluğu Olan Birine Nasıl Davranılmalı?

Narsist kişilik bozukluğu olan birine yaklaşırken dikkat edilmesi gereken birkaç önemli nokta vardır:

  1. Sınırlar Koyulmalıdır: Narsist bir insana karşı davranış sınırları net bir şekilde belirlenmelidir. Bu sınırlar, manipülatif davranışları engellemek ve sağlıklı bir ilişki kurmak için önemlidir. Narsist kişinin başkalarını etkileme veya manipüle etme çabalarını sınırlamak gerekir.
  2. Manipülasyona İzin Verilmemelidir: Duygusal ve psikolojik anlamda manipülatif davranışlara kesinlikle izin verilmemelidir. Bu, narsist kişiliğin egosunu besleyen davranışların kontrol altına alınması gerektiği anlamına gelir.
  3. Kaybetme Korkusu Gösterilmemelidir: Narsist kişiye kaybetme korkusu ile yaklaşılmamalıdır. Bu tür bir yaklaşım, narsistin daha fazla manipülasyon yapmasına yol açabilir. Eğer kaybetme korkusu varsa, bunun altında yatan nedenler belirlenmeli ve buna göre hareket edilmelidir.
  4. Suçluluk ve Yetersizlik Duygularına Kapılmamalıdır: Narsist bir insanın karşısında suçluluk, değersizlik ya da yetersizlik gibi duygulara kapılmamalıdır. Bu tür duygular, narsist kişiliğin egosunu besleyici bir görev üstlenmenize yol açabilir.
  5. Değiştirme Çabalarından Kaçınılmalıdır: Narsist bir kişiyi değiştirme ya da düzeltme çabalarına girilmemelidir. Bu kişiler, dışarıdan gelen değişiklik taleplerine direnç gösterirler ve bu tür çabalar genellikle karşılık vermez.
  6. Duygular Net Bir Şekilde İfade Edilmelidir: Narsist bir kişiye karşı olumlu ya da olumsuz hissedilen duygular net bir şekilde ifade edilmelidir. Bu, ilişkinin sağlıklı olmasına katkı sağlar ve belirsizlikten kaçınılır.
  7. Kendi Sınırlarınızı Korumalı ve Kendinize Saygı Gösterilmesini Sağlamalısınız: Kendi duygusal sağlığınızı korumak ve sınırlarınızı korumak çok önemlidir. Kendinizi ve değerlerinizi savunmalısınız; aksi takdirde, narsist kişinin sizi kendi çıkarlarına göre kullanma eğiliminde olabileceğini unutmamalısınız.

Bu stratejiler, narsist kişilik bozukluğu olan biriyle sağlıklı ve dengeli bir ilişki kurmanın temel taşlarını oluşturur.

Call Now Button